Çocuklar Yaz Tatilini Nasıl Geçirmeli?
Karneler alındı, tüm çocuklar heyecanlı; önlerinde upuzun bir tatil var. Peki, ebeveynleri olarak çocuğunuzun sadece oyun oynadığı, televizyon seyrettiği bir tatile gönlünüz razı mı? Eğitimi, her an ve her yerde sürdürmek gerektiğini düşünen NUN Okulları Rehberlik Birimi Uzmanlarının yaz tatili için anne babalara bazı tavsiyeleri var.
Geçtiğimiz ay milyonlarca öğrenci karne aldı. Kimi aile sevinç ve gururla inceledi notları, kimisi hayal kırıklığı ve endişeyle. Hâlbuki hiçbir zaman unutmamak gerekir: Çocuğunuzun aldığı notlar, onun kişiliğini göstermez. O dönem sergilediği akademik ve davranışsal performansa not verilmiştir sadece. Sağlıklı bir gelişim için; notları ne olursa olsun ailesinden kucaklayıcı, onu anlayan ve yol gösteren bir tavır görmeye ihtiyacı vardır çocuğun. Bu sebeple karneyi görünce ilk tepkimiz yalnızca “anlamaya yönelik” olmalıdır. Sert tepkiler, çocuğun kendisine duyduğu güveni ve potansiyel başarısına duyduğu inancı zedeleyebilir. Değersiz hissettirir. Sizden korktuğu için çalışmak gibi bir yanılgıya düşürür. Bu yüzden, sizi hayal kırıklığına uğratan notları sakin ve dostane bir tavırla karşılayın. Sorularınızı yargılamadan, destekleyici bir üslupla sorun. Durumu çocuğun kendisinin de fark etmesini, değerlendirmesini sağlayın. Performans düşüklüğünün sebeplerini birlikte arayın. Çocuğunuz sebepleri anladıkça çalışmak için kendi kendisine heyecan duymaya başlayacaktır.
Unutmayın; eğitim ve bilgi edinme sadece Eylül ayından Haziran’a kadar sürmez. O hayatın bir parçasıdır, içindendir ve süreklilik ihtiyacı duyar. Bu yüzden tatil, zamanın evde ya da yazlık yerlerde plansız bir şekilde tüketildiği geniş boşluklar olmamalıdır. Tatilde yeni yerler ve bilgiler keşfeden, günlerini dolu dolu geçiren, sosyalleşen çocuklar, okula yeniden başladıkları zaman isteksizlik duymaz, adaptasyon sorunu yaşamazlar. Zihnen hiç ayrılmadıkları için okula kolaylıkla uyum sağlar ve kendi öğrenme hızlarını artırırlar.
Yazın çocuğunuzun akademik ve sosyal gelişimini destekleyecek aktiviteleri sizler için derledik:
-
Birlikte tarihî mekânları ziyaret edin.
Sadece çocuklarımız değil, senelerdir yaşadığımız halde bizler de kendi şehrimizi tanımıyoruz. Her gün önünden geçtiğimiz mekânların kültürel değerlerini fark edemiyoruz. Bu tanıma serüvenine, rehberlik görevini çocuğa vererek başlayabilirsiniz. Gideceğiniz yeri araştırmasını, notlar almasını ve vardığınızda size anlatmasını isteyin. Bu talebiniz, çocuğa kendisini değerli hissettirecektir. Aynı zamanda sorumluluk duygusunun gelişmesine de fayda sağlayacaktır. Araştırdığı yerleri görmesi ise bilgisini çok daha kalıcı yapacaktır.
-
Toprağa dokunun, tabiatla yakınlaşın.
Toprakla meşgul olmak, çocukların gelişimleri için bir şifadır. Onları çok daha sakin, huzurlu, üretken ve “farkında” yapar. Çünkü bir fidana su vermesi çocuğun sadece sorumluluk duygusunu geliştirmez; yaşamın kendisini, çevresini, dünyayı tanımasını sağlar. Tabiatı tanımak çocuklara, kendilerini de tanımaları için kapı açar.
-
İlgi alanlarını geliştirmesi için imkân verin.
Yaz tatili çocukların ilgi alanlarını keşfedip yoğunlaşmaları için en uygun zamanlardan biridir. Çocuğunuzu farklı aktivite ve hobi alanlarıyla tanıştırarak gözlemleyin, ilgilerini tespit etmeye çalışın. Hâlihazırda ilgilendiği bir sanat ya da spor dalı var ise geliştirmesi için öncülük edin. Alanla ilgili yaşına uygun kitaplar alın, ilgili filmleri seçerek birlikte seyredin, alanın ustaları ile tanışması için imkân ve cesaret verin. Şayet bir ilgisi varsa çocuğunuzu takım sporlarına yönlendirmenizi tavsiye ederiz. Bir takımın parçası olmak çocukların kendilerini güvende hissetmesini, daha paylaşımcı ve uyumlu yetişmesini sağlar.
-
Her akşam en az bir saatinizi ailece kitap okumaya ayırın.
Çocukların dile hâkimiyetlerini artırmak, kendilerini tanımalarını, duygularını keşfetmelerini ve doğru ifade etmelerini sağlamak için kitap okumaları şarttır. Kitapların dünyasını tanıdıkça, daha derine daldıkça; okumak eylemi kendiliğinden bir ihtiyaca dönüşecektir onlar için. Fakat bu, önce o dünyaya adım atmak ve alışkanlık kazanmakla mümkündür. Çocukları kitap okumaya teşvik etmek noktasında en etkili yöntem ise ailesi olarak örnek olmaktır. Bu açıdan, her akşam en az bir saatinizi birlikte kitap okumaya ayırmanız, çocuğunuzla kitapları yakınlaştıracak önemli anlardır.
-
Yemek ve uyku düzeni, uzun tatillerde ayrıca dikkat ister.
Çocuğunuzun fiziksel ve psikolojik sağlığını korumak için biyolojik ritminin bozulmamasına özellikle dikkat etmeniz gerekir. Çocuğunuzun geç yatmasına ve geç uyanmasına engel olmalısınız. Böylelikle çocuklar, vakitlice kalkmanın yalnızca okul için gereken bir alışkanlık değil, kaliteli yaşam için ihtiyaç olduğunu öğrenirler. Öğün atlamamak; gazlı, aşırı yağlı, gıda boyalı ve beyaz unlu lezzetlerin tüketimini en aza indirmek de çocuğunuzun fiziksel gelişimi için hayati önem taşır.
-
Teknoloji kullanımını ortak bir kararla sınırlandırın.
Anne ve babaların teknoloji kullanımında çocukları serbest bırakması, tamiri mümkün olmayan zararlarla sonuçlanabilir. Ekran başında çok uzun saatler geçirmek çocuklarda görme bozukluğu ve baş ağrısının yanı sıra dikkat kaybından internet bağımlılığına kadar pek çok sıkıntıya sebep olur. Tatilin başında, tüm aile ortak bir “teknoloji kullanım sözleşmesi” hazırlayabilirsiniz. Bu sözleşme metninde “yemek yerken telefonlarla ilgilenmeyeceğiz”, “akşamları yalnızca iki saat televizyon seyredeceğiz” gibi maddeler yer alabilir. Bu kurallara sadece çocuklar değil, tüm aile fertleri uyduğunda, sözleşme amacına ulaşacaktır.
Bizler çocuklarımıza yeni bilgiler öğretmek için özel çaba sarf ederiz. Fakat çocukların öğrenmek için ekstra gayret sarf etmelerine gerek yok. Çünkü son derece zekiler, müthiş bir gözlem ve taklit yetenekleri var. Her yerde algıları açık; bizler farkında olmasak da onlar her an öğrenmeye devam ediyorlar. Öyleyse bu açık zihinlere, yetenekli gençlere sadece dokuz ay eğitim vermek haksızlık olur. Yaz tatili gibi çok uzun bir süreyi spor, kitap ve tabiatla iç içe geçirdiklerinde kat ettikleri yolun büyüklüğüne inanamayacaksınız!